Merkür 6 Ekim’de Akrep burcuna giriş yapıyor !

Merkür Akrepteyken yüzeysel fikirler, sıradan sohbetler ve derinliği olmayan insanlar etkisini kaybeder. Bunun yerine zihnimiz ve dilimiz ilişkiler, para ya da ölüm gibi tabularla ilgili zor konularla meşgul olur. 

Akrep burcu sondajlar. Daha önce açılmamış kuyulara girer. Sırlar ve yalanlar, sorular ve cevaplar, ölüm ve dönüşüm onun alanıdır. Akrep araştırmacı ve şüpheci  bir doğaya sahiptir. Akrep için gerçek hazine derine kazıldığında bulunur. Bu nedenle zihinsel gezegen Merkür Akrep’ten geçerken hepimiz daha şüphe duymaya ve gizli anlamların peşine düşmeye başlarız. Bulduklarımızın hoşumuza gitmeyeceğini bile bile bunu yaparız. 

Merkür Akrep burcuna girdiğinde dispositörü Mars da kuvvetli olduğu Akrep burcunda. Serin kanlı, algılarını açmış ve sezileriyle belalara karşı gelen Mars atak yapmadan önce bekleyen ve uygun zamanda harekete geçen bir durumda. 

Merkür ile zihnimizde oluşan soruları araştırmak, sormak, öğrenmek, öğrendiklerimizi aktarmak için acele etmeyiz bunu adeta bir strateji kullanarak en uygun zamanda en doğru pozisyonda kullanmak için bekletiriz. 

Merkür Akrep burcuna girdiğinde Pluto ile sert bir görünüm yapıyor. Akrebin modern yöneticisi olan Pluto geri harekette ve Kova burcunda. Bu iki gezegenin iletişiminde insanlık için işe yaramayan yapıların yıkılması için büyük güç kullanan plutonun stratejik davranan Merkürün direncini kırmaya çalıştığını görüyoruz. 
“Bulduklarını anlat, bu dönüşümün gecikmesi insanlık aleminin gelişimine engel oluyor” dercesine. 
“Herşeyin sırası var, sabırla ve sükutla zamanı gelince olanlar olacaktır”

Merkür akrep burcuna girdiğinde ayrıca bir Yod oluşuyor. Merkür akrep - Neptün koç- Uranüs ikizler 

“Gizlediğin şeylerin üstünü yalanlarınla örtebileceğini sanıyorsan yanılıyorsun” diyor!
Oltaya bir süs balığı koyarım sen onu gerçek sanırsın oltaya takılırsın sonra kendini inandırarak söylediğin yalanları bir bir itiraf etmek zorunda kalırsın diyor. 

Biz nelere inanmışız, oysa herşey koca bir yalanmış, gözümüzün önündeki gerçekleri nasıl da anlamamışız deriz. 

Yalanı on farklı biçimde tek doğruyu saklamak için söyleyebilirsin, oysa tek doğru vardır ve işte bu doğrunun ortaya çıkıp yolu değiştirmesi kaçınılmazdır. 

İstediğin kadar kurtuldum san, on yalanla değil yüz yalanla gizle doğruları, o tek gerçek gün yüzüne çıkmak için bekliyor.